30 Ocak 2014 Perşembe

gün gelicek sen de benim yaşadıklarımı yaşayacaksın
demiştim antuan
o şehitlerin kanıyla sulanmış
gül bahçesine girme
balkonlar soğuk olur üşürsün
son sigaramı al, sende kalsın
tütününü yarana basarsın
bu bir daha köle olmayacak insanların türküsünü söyle
yoldan sapma antuan
hele de bilmediğin yollar seni tuzağa düşürür
tuzaklarsa karanlığa
kimisi düşecek kimisi yaşayacak
şansımızı deneyelim
bilirim sen sigaranı en çok karanlıkta
şarabını da şişesinde seversin
karanlıkta çayırlar kan çamuruna bulanmıştır antuan
karanlıkta yatma
ağaç altlarında yat olmazsa
banklar soğuk olur
ellerini uzat yeniden antuan
birazdan askerler gelecek
kızıl saçlı çocuklar barikatın arkasında kalacaklar
burası çıkmaz sokak
burası bi yolun bittiği yer
az sonra şehitlerin kanı fransanın çayırlarını sulayacak
kaç antuan
tekrar özgür olacağız
yarın geliyor
who are you?
french revolution!

28 Ocak 2014 Salı

Merhaba yabancı,
Seni öpmem için
bana 16 saniye bile versen yeter.
Ki ben aşk acısı da çekerim aslında.
Nerde kalmıştık?
Beni öpüyordun sokak lambasının altında,
ben de önce sana sonra sağa doğru bir adım atıp duruyordum.
Bu yollar bizi her hangi bir eve götürecek,
oysaki senin benden başka bir gülenin var.
Tüm kapılar kapandığında iki kaldırım taşı oluruz.
iç içe geçmiş parke taşları balyozlarla parçalamaya ne dersin?
-
Sonunda deniz çıkmayan yollarda sevişemezsin
Sadece bulutlara gitmek için çıktık yola
Ayakkabımı bağlarken düşündüm
Ben aslında öyle çok da düşünür değilim
Düşünmeden öptüm, dudaklarım buz gibiydi.



2 Ocak 2014 Perşembe

Şimdi tutup da geçen yılı değerlendirsem, ki bu ben değilim, çok acı yaşandı, çok depresyona girildi de çıkılmadı. Ama yaşandı.
Ve bitti.